O kadar istiyorum ki insanlara koşulsuz şartsız güvenebilmeyi… Ama her kabuğuma çekilip onlara uzaktan baktığımda bunun ne kadar imkansız olduğunu görüyorum…
Acaba neden insanlar güven duygusundan bu kadar uzaklaştılar? Ve ne ara insanlar bu kadar birbirini umursamaz oldular?
İnsanlığa küsmemek ve geceleri rahat uyuyabilmek için bu güven meselesine kendimce bir netlik, bir açıklama getirmem gerekiyordu… Ben de açtım bilgisayarımı, yumdum gözümü…
Düşündüm durdum… Kalp kırgınlıklarımı rafa kaldırıp, kendimi, sevdiklerimi, güvendiklerimi düşündüm… Ve anladım ki güvenmek, öyle siyah ve beyaz kadar kolay karar verilecek bir mesele değil…
Peki, nasıl karar verirsin birine çok güvendiğine? Sonuna kadar güvendiğine?
Zamanla… Deneyerek… Yanılarak ya da haklı çıkarak… Elersin insanları… Ya da hayatına biraz daha alırsın gün geçtikçe… Önce tanıdık olurlar, sonra ahbap, sonra arkadaş ve şanslıysan dost…
Güven de aynı şekilde derecelerle ilerler. Yani bir ilişkide güven ya vardır ya yoktur denemez bence… İlişkinin doğasına göre, yapısına göre güvenirsin karşındakine… Her güvendiğine canını teslim etmezsin örneğin… Ama her canımı teslim etmem dediğine de güvenmediğini söyleyemezsin…
Yani içimde bir yerlerde kalmış, insanlık adına kayıtlı, küçük bir inanç kırıntısı buldum sonunda ve güvene olan güvenimi henüz yitirmemeye karar verdim.