Hikayelerim var anlatmak için yanıp tutuştuğum… Sırlarım kimseye açmadan, kalbime gömdüğüm… Dertlerim var, dışarıdan sıradan görünen, içimi sönmek bilmeyen bir kor gibi yakan… Alıştığım acılarım var ve aldığım keyiflerim… Yanımda tuttuğum umutlarım var ve kaybolan anılarım… Peşinden koşup yetişemediklerim var, bir de gökten kucağıma indirilenler…
Ben, herkes gibi, hem şanslıyım hem şanssız… Hem dertliyim hem tasasız… Yin de var içimde yang da… Ben artı ve eksileriyle koca bir bütünüm aslında.
Hayatımdan geçip gidenlerim var… Hayatıma sokmak için çok uğraşıp da, izini, karda yitirdiklerim de… Sevgim var bol bol dağıtmaya razı olduğum ve sevdiklerim ve sevenlerim…
Anlamaya başladıklarım var ve bir türlü anlamlandıramadıklarım… Öğrendiklerim var ve bir sürü bilmediğim…
Öyle çok şey var ki beni ben yapan, beni değiştiren, beni törpüleyen ve benim etkime maruz kalan…
Kısacık sanıp koskoca olduğuna inandığım, sonra birden her an bitecekmiş gibi hissettiğim bir hayatım var… Bir geçmişim var, bir de geleceğim… Ve bugünüm…
Hissettiklerim var ve kaçtıklarım… Bir de yüzleştiklerim ve barıştıklarım…
Rengarenk bir dünyam var… Siyahlarım, beyazlarım, grilerim, pembelerim, turuncularım…
Bir uçurtmam var… Bir evim, bir eşim, bir kedim, bir de dostlarım… Düşmanlarım da var, düşürenlerim, çıkaranlarım ve var edenlerim… Canımı yakanlar var, kırdıklarım, kırıp geçtiklerim, parçalarını topladıklarım…
Fırtınalarım var benim ve fırtına öncesi sessizliklerim… Dinginliklerim var ve kocaman dalgalarım…
Benim rüyalarım var, hayallerim, gündüz düşlerim ve gerçeklerim…
İnsanım ben… İyim var, kötüm var…
Bir de evvel zaman içindelerim…